Haftanın maçına 2 gün kaldı
Milli Takım´da olduğu gibi; Sabri sağ kanadı tek başına kapatır, Servet 30 metre top sürmez, Arda istekli olursa ve Galatasaray orta alanı kaptırmazsa, kazanır.‘Kazanan takım değiştirilmez´ denir ya... Bu söze uyacaksa Ersun hoca; 2 maçta 4 gol yiyen savunmayla yola devam edecek. Peki Yattara ne olacak bu durumda!MİCHAEL SKİBBE NASIL KURTULUR?Milli Takım’da olduğu gibi; Sabri sağ kanadı tek başına kapatır, Servet 30 metre top sürmez, Arda istekli olursa ve Galatasaray orta alanı kaptırmazsa, kazanırGalatasaray için kötü bir skor, Başkan’ın “Arkasındayız“ diyerek destek verdiği Skibbe‘nin sonunu getirebilir. Cim Bom’un Karan, Lincoln, Baros, Kewell ve Arda‘dan oluşan olağanüstü güçlü bir hücum gücü var. Sıkıntı orta sahada. Geldiğinden beri sakat olan Linderoth‘tan umut kesildi! Topal ve Barış‘ın sakatlıkları da, Aslan’ı şampiyon yapan orta sahasını zayıflattı. Takım, sezon başından beri 5 defans-5 forvetle sahaya çıkıyor. Orta sahanın bütün defansif yükü Ayhan‘a biniyor. Ayhan tek kalınca, orta sahası güçlü rakipler bu bölgeyi teslim alıyor. Eğer rakip zayıfsa, Galatasaray gol yağdırarak kazanıyor. Ama Steaua ve Bursaspor gibi orta sahası güçlü
takımlar karşısında Galatasaray
kilitleniyor, rakip kaleye gidemiyor.
Her şeye rağmen; Sabri, A Milli Takım’daki gibi sağ kanadı tek başına kapatırsa... Servet, Ay-Yıldızlı forma üzerindeyken olduğu gibi ayağında top tutmaz, sadece duran toplarda ileriye çıkar ve 30 metre top sürmeye çalışmazsa... Arda, A Milli’deki gibi istekli olur ve Galatasaray orta sahayı kaybetmezse, bu maçı kazanır.
Galatasaraylılar son yıllarda ‘kaos‘ dönemleri sonrası pozitif yönde reaksiyon gösteriyor. Ama Cim Bom geçen sezonu şampiyon bitirmesini sağlayan ‘ruhunu‘ kaybetti. Trabzonspor maçında o ruhu tekrar bulursa, lige de ağırlığını koyar.
RAŞİT ALTUNYANAL'IN BAŞI ÇOK AĞRIYACAK!‘Kazanan takım değiştirilmez’ denir ya... Bu söze uyacaksa Ersun hoca; 2 maçta 4 gol yiyen savunmayla yola devam edecek. Peki Yattara ne olacak bu durumda!Zorluk derecesi yüksek bu tür maçlarda kaliteli futbol beklemek taraflara haksızlık etmek demektir. Dolayısıyla, çok kontrollü
bir maç olacağını, iki teknik adamın da ‘öncelikle kaybetmemek‘ anlayışını benimseyeceklerini düşünüyor ve açıkçası bunu pek de yadırgamıyoruz.
Ersun Yanal, “Kazanan takım değiştirilmez“ felsefesinden hareket ederse, son 2 karşılaşmada tam 4 gol yiyen savunması ve kalecisinde ısrar etmek durumunda kalacak.
Bu durum, bir dezavantaj olabilir...
Kaldı ki, Yattara’ya da form durumu ne olursa olsun yer açamayacak.
Bu iki faktör, Yanal’ın başını belli ki maç gününe kadar ağrıtacak.
Bu tür maçların ‘olmazsa olmaz‘ı orta alanda kontrolü elde bulundurmaktır. Selçuk İnan ve Colman‘ın formsuzluğu, bu anlamda sıkıntı...
Yanı sıra Gökhan Ünal‘ın üçüncü bölgede top tutma becerisini iyi kullanamaması, Bordo-Mavililer’in eksi hanesindeki önemli ayrıntılar. Zira buralarda top tutulamaması, takım savunmasını zaafa uğratıyor ve tek başına savunma da bu yükü taşıyamıyor.
Her şeye karşın, fizik kapasitesi, hücumdaki etkinliği ve liderliğin verdiği özgüven Trabzonspor‘un; kaliteli yabancıları, hücumda çok etkili olan Sabri‘yle Arda‘nın yüksek formu ve ev sahibi olma özelliği de Galatasaray‘ın artıları olarak gösterilebilir...